merhabalar,

2019 aralık ayında çok uygun fiyata iyi bir motosiklet bulmuştum.. b ehliyetim vardı ve mevcut belgeme a ekletip sürüş öğrenmeye başlayacaktım.. o gün bugündür kapalı otoparkta bekletiyorum motoru..

ilk dönem mtv borcumu ödedim.. güzel bi teklif geldi.. elden çıkarmak istiyorum.. trafiğe çıkmadığım için sigorta yaptırmamıştım.. sigortasız bu motosikleti satabilir miyim? sigorta şahsı bağlıyor satışla alakası yok diye biliyorum ama sorduğum arkadaşlarım emin konuşmadılar.. satabilirsin diyen var satamazsın diyen var..

motoru ilk sahibinden aldığımda noterde kimse adama sigortası var mı nedir ne değildir diye sormamıştı..

Sizce içimi en rahat rakı hangisi arkadaşlar?

ne yapıyorsunuz?

doğal yollardan ölmeyi mi bekliyorsunuz?

hastalık, kaza vs gibi şeylere mi denk gelmeye çalışıyorsunuz?

hayat b*ktan, amaçsız, dünya hiç size göre bir yer değilse.

ne kadar çabalasanız, ne kadar iyi birey olsanız da karşılığını hiç göremiyorsanız.

şimdiye kadar geçen yıllarınız bundan sonraki için yaklaşık olarak aynı biçimde seyredecek gibiyse.

belkiler, umut, kısmet kavramlarını insanın kendini kandırması olarak görüyor ve bunu yapan insanların çoğu bir ömrü bir umut diyerek hiçbir şey olmadan tüketiyor gerçeği varsa.

psikolojik sorununuz olduğunu düşünmüyor, ilaçlarla kendinizi ve beyninizi uyuşturmak istemiyorsanız bütün gün ve bütün gece çoğu zaman sabahlayıp sürekli düşünüyorsanız.

bu gibi sorular çok ama hiçbir soruya cevap alamıyor ve bulamıyorsanız.

yerliyse daha iyi, rüzgarda salınan nilüfer diye bir film buldum ama online izlnemiyor,bagımsız olsa daha ıyı salak ask fılmı ıstemıyorum

var mı aklına fıkır gelen

filmde mutlu bi ask hikayesi olsa, oglan kiza evlenme teklifi etse cok guzel olurgdgdhdh

sadece merakımdan soruyorum. türkiyede kickstarter türevi bir site olsa beğendiğiniz, güvendiğiniz, hoşunuza giden ürünler olursa yatırım yapar mısınız?

biraz asosyal oldugum icin kimseyle muhattap olmak istemiyorum. soyle sakin kafayla kendi basima kilo veremez miyim? sakin kafadan kastim.

seker yok
asitli icecek yok
ekmek az
tuzlu, unlu, kizartma vs.. yok dnecek kadar az.

1 haftadir iyi gidiyorum. hafatada 3 kez de spora gidip kafama gore kosuyorum + biraz agirlik takiuliyorum
bu bilgilere dayanarak kendi basima kilo verebilir miyim?

Kızımızın adını koymayı düşünüyoruz. Biraz eski bir isim mi sizce, yani sizde "Fitnat" gibi bir etki yaratıyor mu? Ortam saçma sapan isimlerden geçilmiyor. Kulağınıza hoş geliyor mu?

PS: "Çocuğunuza isim koyarken başkalarınının NE DEDİĞİ niye RERÖRERÖ" demezseniz sevinirim, onu biz de biliyoruz.

Çok kısa olduğunun farkındayım. İmla hatalarım olabilir. Paragrafı bölmediğimin de farkındayım gözlerinizi rahatsız edersem özür dilerim. Word'ü açtım ve sıkıntıdan yazı tiplerini kurcalarken bi yazı tipi hoşuma gitti. Bir şeyler yazayım dedim ortaya bu çıktı. Nasıl devam ederim ne yazarım bilmiyorum. Böyle bir öykü ya da roman girişi olsa ilginizi çeker miydi? Devam etmeli miyim sizce ışık var gibi mi? Olumlu-olumsuz her şeyi yazabilirsiniz. Karakterlerin ismini bile koymadım henüz :)

"Onunla ilk kez Üsküdar-Beşiktaş motorunda karşılaştım. Elinde “Masumiyet Müzesi” kitabı vardı. Kitabın arasında altın sarısı püskülleri olan, rüzgardan sallanan bir ayraç olduğunu görebiliyordum. Bu ayraçtan, kitabın bitmesine yaklaşık 50-60 sayfa kaldığı izlenimine kapıldım. Gergin gibi görünüyordu. Sağ elinin parmaklarını kitaba hızlıca dokunduruyordu. Tırnaklarında koyu mavi ojeler vardı. Orta parmağında ise siyah bir eklem yüzüğü takılıydı. Elleri o kadar küçüktü ki biraz zorlasa eklem yüzüğü parmağına tam olacak gibiydi. Saçları açık kahverengi, gözleri ise elaydı. Yüzünde çok hafif bir makyaj vardı. Montunun sol cebinden beyaz bir kulaklık aşağıya doğru iyice sarkıyordu, düşecek gibiydi. Onu izlediğimin farkında değildi. Ben de zaten çok fark ettirmeden bakıyordum. Koyu kahverengi kazağının ayrıntılarını seyrediyordum gizlice. Hava çok soğuk değildi ama biraz serindi. Ellerinin üşüdüğünü hissedebiliyordum. Yine de aşağıya inip, içeriye girmek istemiyor gibiydi. Denize ise hiç bakmıyordu. Kitabın arka kapağını ilgisizce okudu. İskeleye yanaşmıştık ama hiç inmek istemiyordum. Yere koyduğu karton alışveriş poşetlerini sol eline, kitabını ise sağ eline aldı. Aniden ayağı kalktı ve yürümeye başladı. Cebinden sarkan kulaklık bu ani kalkışın ve yürümenin ardından yere düştü. O, farkında değildi. Ben ise bu düşüşten hoşlanmıştım. Sanki etrafımdaki herkes o kulaklığı ona vermek için benimle yarışıyormuş gibi hissettiğimden koşup kulaklığı yerden aldım. Onu korkutmadan peşinden koşup o tam iskeleye indiğinde omuzuna dokundum. Upuzun saçları elime değdi. Saçlarının yumuşaklığını hissedebiliyordum. Böyle bir şeyi hiç beklemiyormuş gibi ürktü, arkasına dönüp bana baktı. Ben de hemen “Kulaklığınızı düşürdünüz.” dedim. “Ah, farkında değilim, teşekkür ederim.” dedi. Elini uzattı ve kulaklığı aldı. Elleri gerçekten çok üşümüştü. Soğukluğunu net bir şekilde fark ettim. "

%100 kusurlu olarak karşı tarafın aracına zarar verdim. zararı sigorta karşılıyor, fakat adam acayip iyi ve çok vicdanlıydı. Hatta uyum sağlamasa bazı hususlarda, ciddi problem yaşayacaktım. eksper raporu ile sabit aracın 3,5 - 5 bin TL arası değer kaybı var (tamiratı sigorta karşılasa da). Aradı beni ne yapabiliriz diyor? Çok da sıkıştırmıyor, bir "yolunu bulmamız" lazım ile "vicdanına bırakıyorum" bandında konuşuyor. Siz olsanız ne yapardınız bir akıl verin. ben şu an tutarını kestiremesem de bir şeyler ödeme kafasındayım.

Sıpatify'da denk geldim. Güzel şarkıları var.

Sever misiniz? en sevdiğiniz şarkısı?

hala niye uyumadınız? eleştiri değil merak..

merhaba sevgili duyuru sakinleri. direkt konuya gireyim sevgiliniz uçak hastası ise alacağınız en iyi hediye ne olabilir? adam uçaklara tapıyor resmen bütün dünyası o. yılbaşı için güzel bir jest olsun diye bu küçük takıntısıyla ilgili ne almayı önerirsiniz?

fazla pahalı da olmaması gerekiyor :/

üniversitedeki çekirdek arkadaş grubunuz kaç kişiydi? (ikinci soru mezunlar ve tercihen mezuniyetinin üzerinden yıllar geçmiş olanlar için) kaçıyla hala sıklıkla görüşüyorsunuz?

86 veya 87.TRT 2 yeni yayına başladığı zamanlar bir dizi film vardı.
Babası uzaylı,annesi dünyalı sarı saçlı bir kız vardı.
Babası ile kristal,pramide benzer bir araç ile iletişim kurardı.En güzel yanı işaret parmaklarını birbirine dokundurunca zamanı durdururdu.
Kızın ve dizinin adını hatırlayamıyorum.

şimdi türkiyenin sosyalist bi ülke olmadığını biliyoruz ancak sadece mixed capitalist ülke midir yoksa mixed capitalist ve capitalist ülke midir? Ya da mixed capitalist ve sosyalist midir?

boş vaktim çok arkadaşlar.hatırlarım 6-7 sene önce okurdum ben kitap ne olduysa oldu o günlerden sonra elime almadım kitap.film izlemek daha kolay ve zevkli geliyor boş vakit çok manyak gibi gün boyunca film izliyorum ama böyle kitap okuyasım var son zamanlarda.kitap tavsiye edin bana arkadaşlar.misal roman mı tavsiye ettiniz?bitirmeden kapatamıyim o kitabı.

Garip bir şey oldu.

Ekstremi incelerken 18 ağustosta trabzon'dan yapılmış 30 liralık bir alış verişe rastladım. O gün trabzon'da olmam imkansız. Trabzon'a hayatımda bir kez, bir karadeniz gezisi sırasında uğramıştım. Zaten aynı gün istanbul'dan yapılmış alış verişlerim ve ödemelerim var. Bankayı arayıp harcamanın nasıl yapıldığını sordum. Trabzon'dan kart kullanılarak yapıldığını söylediler. Böylece internetten alış veriş ihtimali de elenmiş oldu. Banka kartımı hemen kullanıma kapadı ve itiraz dilekçesi yazmamı önerdi. Ama kadının dediğine göre 30la 180 iş günü arasında cevap veriliyormuş o dilekçeye. Bankalar bu son tarihleri dibine kadar kullanmakta epey ehil oldukları için nerden baksan 7-8 aylık bir süreç bu.

30 Lira büyük bir rakam değil ama benim canımı sıkan bu prosedür oldu. Kartımı bir şekilde kullanan kişi binlerce liralık alış veriş de yapabilirdi. (Kartın limiti 500 lira HSBC Campus Card) Başka örneklerde böyle bir duruma düşen insanlar o binlerce lirayı ödemek zorunda mı kalıyor gerçekten? Bunun başka bir yolu yok mu? Tüketici mahkemesi bu konuda yetkili midir? Süreç nasıl hızlandırılabilir?
Bir de yanımdan hiç ayırmadığım kartımı nası kopyalayabildiler acaba. Üstelik şifresini de öğrenmişler.

Bir de şimdi o harcama yapılan yeri bulup aradım, o günkü kayıtlarında 30 liralık bir alış veriş olmadığını söylediler. Kredi kartıyla sadece 45 liralık bir alış veriş olmuş o gün, o da benim adıma değil. Başına böyle bir şey gelmiş olan var mı aramızda?

selam alejandrolarr
demin bi duyurudan aklıma geldi
bana modern fizikle ilgili, uzay-karadelikler, şu ışık hızı-izafiyet işte ne biliyim teslayla ilgili kitaplar belgeseller, ne önerirsiniz?
ama çok karışık olmasın, çok basitte olmasın
böyle biraz genel kültür edinmek istiyorum, bu konularla ilgili konuşabilecek kadar mantığını öğreniyim, he?

editt: 0 değilim az çok bişeyler biliyorum bu arada..

Burdan giden arkadaşlar alabileceğimi söylüyor temporary tourist visa ile gittiğimde, USA'deki arkadaşım da Social Security Number olmadan araç alamazsın diyor. Nedir bunun doğrusu?